Türkiye’de Kaç Tane Yedek Asker Var? – Hepimiz Bir Gün “Göreve Çağrılabiliriz”
Selam forumdaşlar,
Bugün sizlerle ciddi ama aynı zamanda trajikomik bir konuyu konuşmak istiyorum: Yedek askerlik.
Malum, hepimiz bir dönem “askerlik bitti” diye sevinmişizdir ama kader, sistem ve Milli Savunma Bakanlığı bazen başka planlar yapar. Çünkü bu ülkede “askerlik bitti” diye bir şey yok, sadece “erteleme” var.
Ve evet, o meşhur soruyu soruyorum: Türkiye’de kaç tane yedek asker var?
Tahmin yürütmeden önce bir an düşünün:
Yedek asker sadece silah tutan kişi mi?
Yoksa WhatsApp grubunda “Abi beni ararlarsa ben yurt dışındayım” diyen vatandaş da bu kategoriye giriyor mu?
---
Yedek Asker Kimdir? (Resmiyette Ciddiyet, Gerçekte Belirsizlik)
Resmiyette yedek asker, “askerliğini tamamlamış veya ertelemiş, gerektiğinde göreve çağrılabilecek” kişidir.
Ama gerçekte?
Yedek asker, evde televizyon izlerken “TSK’dan mesaj geldi mi acaba?” diye kalbi sıkışan vatandaştır.
Bazen o kişi düğünde göbek atarken “acil seferberlik” kelimesi aklına gelir.
Bazen işe yeni başlamış bir bey, iş yerinde “yedek subay” lafını duyunca içten içe terler.
Ve bazen de eşinin “sen yedek misin?” sorusuna “yok ya, sanmam…” der ama içinden küçük bir “ya çağırırlarsa?” korkusu geçer.
Yani özetle:
Yedek asker, hem görevden uzak hem de görevden asla tam olarak çıkamayan kişidir.
Bir nevi “askerlikten mezun ama sistemde hâlâ kayıtlı öğrenci.”
---
Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı: “Kanka, Eğer Çağırırlarsa Planım Hazır”
Forumun erkek üyeleri hemen devreye girecektir:
“Benim planım belli abi. Çağırırlarsa arabayı kayınpedere bırakırım, kediyi komşuya veririm, şirkete de VPN üzerinden bağlanırım.”
Erkek aklı stratejik işler.
Her senaryonun bir planı vardır.
Savaş çıksa bile biri “Abi ben lojistikte olayım” der, diğeri “Ben mutfağa geçerim” diye çözüm arar.
Bir tanesi “Beni telsizci yapın” der çünkü askerde en az koşan onlardır.
Ama asıl komedi şu:
Erkeklerin bu planları, çoğu zaman “Netflix’te savaş belgesi izleyip gaza gelmek”le sınırlıdır.
Evet, strateji vardır ama uygulama sahası genellikle salondur.
Ve hep bir “ama çağırırlarsa ciddileşirim” cümlesiyle biter.
---
Kadınların Empatik Yaklaşımı: “Siz Giderseniz Biz de Moral Destek Oluruz”
Kadınlar bu konuda daha empatik.
Onlar “kaç yedek asker var” diye değil, “o kadar insan çağrılırsa kimler ağlar, kimler endişelenir” diye düşünür.
Eşi, kardeşi, oğlu, nişanlısı…
Her biri potansiyel “yedek”tir.
Ama işin güzel yanı: Kadınlar bu meseleyi trajediye değil, dayanışmaya çevirir.
Bir forumda gördüm: biri “Eşim yedek, çağırırlarsa ne yaparım?” diye yazmış, altına kadınlar dökülmüş:
“Biz grup kurarız, birbirimize yemek taşırız.”
“Evde çorbayı kaynatır, cepheye enerji yollarız.”
Yani kadınlar, olayı insani boyutuna taşır.
Bir erkek “çağırırlarsa ne yaparım” derken Excel tablosu açar;
bir kadın ise “çağırırlarsa nasıl destek olurum” diye kahve demler.
---
Rakamlarla Gerçek: Türkiye’de Tahmini Yedek Asker Sayısı
Resmî verilere göre Türkiye’de aktif görevde yaklaşık 400 bin asker bulunuyor.
Ama iş yedeklere gelince tablo büyüyor:
Yedek subaylar, astsubaylar, kısa dönemler, erler, uzmanlar…
Tahminlere göre yaklaşık 3 ila 5 milyon kişi, yedek statüsünde.
Yani kısaca:
Bu ülkenin yarısı yedek, yarısı yedeğin eşi, kardeşi, nişanlısı.
Bir nevi “ulusal yedek ordusu”yuz.
Ama bu 5 milyonun %80’i aynı şeyi düşünüyor:
“Beni aramazlar herhalde…”
Bir %10’luk kesim “Çağırsınlar da gidelim!” diyor, genelde askerliği çok seven emekli dayılar.
Kalan %10 ise “Ben zaten tatbikat filmi gibi yaşıyorum” diyen mizah severler.
---
Forum Tartışması Başlasın: Kim Gerçek Yedek Askerdir?
Şimdi gelelim asıl meseleye:
Gerçek yedek asker kimdir?
1. E-Devlet’ten her ay bakıp “Ben hâlâ yedek miyim?” diyen kişi mi?
2. Çağrı gelirse “Hemen geliyorum komutanım!” diye romantik bir kahramanlık mesajı atacak olan mı?
3. Yedek olduğunu bilmeyip yıllar sonra tesadüfen öğrenen vatandaş mı?
4. “Beni çağırmazlar, bende bel fıtığı var” deyip gönül rahatlığıyla yaşayan mı?
Benim oyum dördüncüye.
Çünkü o kişi, hem rahat hem farkında değil — tam Türk usulü.
---
Kadın Forumdaşların Yorumu: “Bizimkiler Çağrılsa Bile Önce Çayını İçer”
Kadın üyelerden gelen yorumlar efsane olur:
“Eşim çağrılsa bile önce duşunu alır, tıraşını olur, sonra gider.”
“Abim çağrılsa, ‘telefonumu alabilir miyim’ diye sorar.”
“Babam ‘Yedek misin?’ dedim, ‘Ben yedek değilim, ben Joker’im’ dedi.”
Yani mizah bitmez.
Kadınlar olaya duyguyla yaklaşır ama aynı zamanda zekice taşlama yaparlar.
Erkeklerin planlarıyla kadınların gözlemleri birleşince, forum tam bir kara mizah şölenine döner.
---
Geleceğin Yedekleri: Dijital Çağda Klavye Askerleri
Eskiden yedek asker silah tutardı,
şimdi ise “klavye” tutuyor.
Twitter’da savunma stratejisi çizen, forumlarda taktik paylaşan, Reddit’te “acil sefer planı” yazanlar…
Yeni nesil yedek askerler dijital cephede.
Kimi “Ben sosyal medya moral subayıyım” diyor,
kimi “Ben memleket için caps yaparım.”
Kim bilir, geleceğin savaşları zaten bilgiyle olacak; o zaman bu tayfa da hiç küçümsenmemeli.
---
Sonuç: Hepimiz Biraz Yedek Askeriz
Gerçek şu ki, Türkiye’de “yedek asker” sadece bir statü değil, bir ruh hali.
Bir çağrı gelmese bile hep içimizde bir “hazır ol” duygusu var.
Belki bu yüzden düğünde zurnayla coşarken bile içimizde bir disiplin hissi barınıyor.
Çünkü bu ülkenin DNA’sında “hazır ol” komutu var.
İster cephede, ister klavyede, ister kahvehanede...
Hepimiz bir gün “göreve çağrılabiliriz.”
---
Peki forumdaşlar,
Sizce gerçek yedek asker kim?
E-devlet’te görünen mi, yoksa sabah haberleri dinlerken “yine mi seferberlik?” deyip kahvesini karıştıran mı?
Yorumlara bekliyorum;
çünkü bu konu biraz ciddi, biraz komik, ama her şeyden önce: çok bizlik!
Selam forumdaşlar,
Bugün sizlerle ciddi ama aynı zamanda trajikomik bir konuyu konuşmak istiyorum: Yedek askerlik.
Malum, hepimiz bir dönem “askerlik bitti” diye sevinmişizdir ama kader, sistem ve Milli Savunma Bakanlığı bazen başka planlar yapar. Çünkü bu ülkede “askerlik bitti” diye bir şey yok, sadece “erteleme” var.
Ve evet, o meşhur soruyu soruyorum: Türkiye’de kaç tane yedek asker var?
Tahmin yürütmeden önce bir an düşünün:
Yedek asker sadece silah tutan kişi mi?
Yoksa WhatsApp grubunda “Abi beni ararlarsa ben yurt dışındayım” diyen vatandaş da bu kategoriye giriyor mu?
---
Yedek Asker Kimdir? (Resmiyette Ciddiyet, Gerçekte Belirsizlik)
Resmiyette yedek asker, “askerliğini tamamlamış veya ertelemiş, gerektiğinde göreve çağrılabilecek” kişidir.
Ama gerçekte?
Yedek asker, evde televizyon izlerken “TSK’dan mesaj geldi mi acaba?” diye kalbi sıkışan vatandaştır.
Bazen o kişi düğünde göbek atarken “acil seferberlik” kelimesi aklına gelir.
Bazen işe yeni başlamış bir bey, iş yerinde “yedek subay” lafını duyunca içten içe terler.
Ve bazen de eşinin “sen yedek misin?” sorusuna “yok ya, sanmam…” der ama içinden küçük bir “ya çağırırlarsa?” korkusu geçer.
Yani özetle:
Yedek asker, hem görevden uzak hem de görevden asla tam olarak çıkamayan kişidir.
Bir nevi “askerlikten mezun ama sistemde hâlâ kayıtlı öğrenci.”
---
Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı: “Kanka, Eğer Çağırırlarsa Planım Hazır”
Forumun erkek üyeleri hemen devreye girecektir:
“Benim planım belli abi. Çağırırlarsa arabayı kayınpedere bırakırım, kediyi komşuya veririm, şirkete de VPN üzerinden bağlanırım.”
Erkek aklı stratejik işler.
Her senaryonun bir planı vardır.
Savaş çıksa bile biri “Abi ben lojistikte olayım” der, diğeri “Ben mutfağa geçerim” diye çözüm arar.
Bir tanesi “Beni telsizci yapın” der çünkü askerde en az koşan onlardır.
Ama asıl komedi şu:
Erkeklerin bu planları, çoğu zaman “Netflix’te savaş belgesi izleyip gaza gelmek”le sınırlıdır.
Evet, strateji vardır ama uygulama sahası genellikle salondur.
Ve hep bir “ama çağırırlarsa ciddileşirim” cümlesiyle biter.
---
Kadınların Empatik Yaklaşımı: “Siz Giderseniz Biz de Moral Destek Oluruz”
Kadınlar bu konuda daha empatik.
Onlar “kaç yedek asker var” diye değil, “o kadar insan çağrılırsa kimler ağlar, kimler endişelenir” diye düşünür.
Eşi, kardeşi, oğlu, nişanlısı…
Her biri potansiyel “yedek”tir.
Ama işin güzel yanı: Kadınlar bu meseleyi trajediye değil, dayanışmaya çevirir.
Bir forumda gördüm: biri “Eşim yedek, çağırırlarsa ne yaparım?” diye yazmış, altına kadınlar dökülmüş:
“Biz grup kurarız, birbirimize yemek taşırız.”
“Evde çorbayı kaynatır, cepheye enerji yollarız.”
Yani kadınlar, olayı insani boyutuna taşır.
Bir erkek “çağırırlarsa ne yaparım” derken Excel tablosu açar;
bir kadın ise “çağırırlarsa nasıl destek olurum” diye kahve demler.
---
Rakamlarla Gerçek: Türkiye’de Tahmini Yedek Asker Sayısı
Resmî verilere göre Türkiye’de aktif görevde yaklaşık 400 bin asker bulunuyor.
Ama iş yedeklere gelince tablo büyüyor:
Yedek subaylar, astsubaylar, kısa dönemler, erler, uzmanlar…
Tahminlere göre yaklaşık 3 ila 5 milyon kişi, yedek statüsünde.
Yani kısaca:
Bu ülkenin yarısı yedek, yarısı yedeğin eşi, kardeşi, nişanlısı.
Bir nevi “ulusal yedek ordusu”yuz.
Ama bu 5 milyonun %80’i aynı şeyi düşünüyor:
“Beni aramazlar herhalde…”
Bir %10’luk kesim “Çağırsınlar da gidelim!” diyor, genelde askerliği çok seven emekli dayılar.
Kalan %10 ise “Ben zaten tatbikat filmi gibi yaşıyorum” diyen mizah severler.
---
Forum Tartışması Başlasın: Kim Gerçek Yedek Askerdir?
Şimdi gelelim asıl meseleye:
Gerçek yedek asker kimdir?
1. E-Devlet’ten her ay bakıp “Ben hâlâ yedek miyim?” diyen kişi mi?
2. Çağrı gelirse “Hemen geliyorum komutanım!” diye romantik bir kahramanlık mesajı atacak olan mı?
3. Yedek olduğunu bilmeyip yıllar sonra tesadüfen öğrenen vatandaş mı?
4. “Beni çağırmazlar, bende bel fıtığı var” deyip gönül rahatlığıyla yaşayan mı?
Benim oyum dördüncüye.
Çünkü o kişi, hem rahat hem farkında değil — tam Türk usulü.
---
Kadın Forumdaşların Yorumu: “Bizimkiler Çağrılsa Bile Önce Çayını İçer”
Kadın üyelerden gelen yorumlar efsane olur:
“Eşim çağrılsa bile önce duşunu alır, tıraşını olur, sonra gider.”
“Abim çağrılsa, ‘telefonumu alabilir miyim’ diye sorar.”
“Babam ‘Yedek misin?’ dedim, ‘Ben yedek değilim, ben Joker’im’ dedi.”
Yani mizah bitmez.
Kadınlar olaya duyguyla yaklaşır ama aynı zamanda zekice taşlama yaparlar.
Erkeklerin planlarıyla kadınların gözlemleri birleşince, forum tam bir kara mizah şölenine döner.
---
Geleceğin Yedekleri: Dijital Çağda Klavye Askerleri
Eskiden yedek asker silah tutardı,
şimdi ise “klavye” tutuyor.
Twitter’da savunma stratejisi çizen, forumlarda taktik paylaşan, Reddit’te “acil sefer planı” yazanlar…
Yeni nesil yedek askerler dijital cephede.
Kimi “Ben sosyal medya moral subayıyım” diyor,
kimi “Ben memleket için caps yaparım.”
Kim bilir, geleceğin savaşları zaten bilgiyle olacak; o zaman bu tayfa da hiç küçümsenmemeli.
---
Sonuç: Hepimiz Biraz Yedek Askeriz
Gerçek şu ki, Türkiye’de “yedek asker” sadece bir statü değil, bir ruh hali.
Bir çağrı gelmese bile hep içimizde bir “hazır ol” duygusu var.
Belki bu yüzden düğünde zurnayla coşarken bile içimizde bir disiplin hissi barınıyor.
Çünkü bu ülkenin DNA’sında “hazır ol” komutu var.
İster cephede, ister klavyede, ister kahvehanede...
Hepimiz bir gün “göreve çağrılabiliriz.”
---
Peki forumdaşlar,
Sizce gerçek yedek asker kim?
E-devlet’te görünen mi, yoksa sabah haberleri dinlerken “yine mi seferberlik?” deyip kahvesini karıştıran mı?
Yorumlara bekliyorum;
çünkü bu konu biraz ciddi, biraz komik, ama her şeyden önce: çok bizlik!
